Balığı Soframızdan Neden Eksik Etmemeliyiz !

1 Eylülde açılan av sezonuyla birlikte tezgahlar çeşitli balıklarla renklenirken uzmanlar, vitamin, mineral ve proteince zengin bu deniz ürünlerinden haftada en az tüketilmesini öneriyor.

Balıkta av sezonunun 1 Eylül itibarıyla açıldığını ve bu dönemde taze balığa ulaşmanın daha kolay olduğunu söyledi. Pazarda, manavda ya da balık hallerinde her bütçeye ve her damak tadına göre balık bulmak mümkün. Balığın her yaşta tüketilmesini bir çok bilim insanı öneriyor. Özellikle içermiş olduğu yağ asitleri beslenmede önemli yer tutuyor.

Balığın, kaliteli protein, A, K ve B vitaminlerinin yanı sıra fosfor ve çinko gibi mineraller bakımından zengin olduğunu bilmekte fayda var. Ayrıca kemiklerin gelişimine ve büyümesine katkıda bulunan bu deniz ürünlerinin yağlılarının enerji kaynağı olarak bilinir.

Balık yağında bulunan omega-3 yağ asitlerinin birçok hastalık riskine karşı iyi geldiğinin araştırmalarla ortaya konulduğunu dile getirerek, kırmızı et yerine balık tüketenlerde kalp-damar hastalıklarının daha az görüldüğünü bir çok araştırmada ortaya çıkan veriler arasında yer alıyor.

-3 yağ asidinin, kandaki kolesterol, trigliserid ve kan basıncını düşürerek, kalp sağlığını koruyucu etki gösterdiği bilinen bir gerçek. Ayrıca balıktaki yağ asitlerinin vücudun enerji üretimine katkıda bulunarak, yorgunluğu giderdiğini, konsantrasyon yeteneğini artırdığı bir çok yerde doktorlar ve diyetisyenler tarafından vurgulanmıştır.

-GEBELİKTE TÜKETİMİNİN ÖNEMİ-

Beyin gelişiminin anne karnında başlamasından dolayı balığın bebek ve

anne sağlığı açısından da büyük önemi bulunuyor.

Gebelikte özellikle son 3 ayda anneden bebeğe önemli ölçüde omega-3 yağ asitleri aktarıldığından bu dönemde balık, bol miktarda tüketilmelidir. Omega-3, özellikle hamilelik dönemi boyunca ve bebeklik döneminin başlarında, beyin ve sinirlerin uygun şekilde gelişimi için çok önemlidir. Yapılan araştırmalarda, bol balık yiyen gebelerin erken doğum, düşük ağırlıklı bebek doğurma riskinin azaldığı ve balığın bebeğin görme yetisini geliştirdiği saptanmıştır. Genel ve beyinsel gelişim açısından 7’nci aydan itibaren çocukların da haftada iki gün mutlaka balık tüketmeleri sağlanmalıdır. Balığın cinsine göre omega-3 miktarı farklılık gösterse de somon, uskumru, ton balığı, sardalya hamsi, omega-3 ihtiyacını karşılar.

-BALIK SEÇERKEN-

Taze balığın gözleri parlak ve lekesiz, solungaç kısımları kırmızımsı pembe, pulları ve yüzgeçlerinin diri olduğunu göz önünde bulundurmalıyız.

Balığın kaslarına basıldığı zaman parmağın bıraktığı izin hemen düzelmesi ve ele alındığında kuyruğunun sert durması gerekir. Balık, dikkatli saklandığı zaman her mevsim tüketilebilir. Kısa sürede tüketilecekse buz içinde veya sıfır derecenin altında bekletilmelidir. Eksi 32 derecede dondurularak, eksi 18 derecede 3-6 ay saklanabilir. Kuru ve serin yerlerde saklanan kurutulmuş, tuzlanmış veya konserve edilmiş balıklar 6-12 ay süreyle tüketilebilir.

Haber Listemize Abone Olun
I agree to have my personal information transfered to MailChimp ( more information )
100'lerce takipçimizin arasına katılmaya ne dersiniz? Takipçilerimiz düzenli olarak sitemizde yayımlanan tasarım, teknolojik gelişmeler ve güncel konuları düzenli olarak e postalarına alıyor.
Spamı sevmiyoruz. E posta adresiz herhangi bir şekilde satılmayacağını veya başka bir yerde paylaşılmayacağını taahhüt ederiz.

Add a Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir